Sibirya’nın her tarafı değilse bile, önemli bir kesimi Türklerin tarihi yurtlarıdır. Fakat Türkler, Batı Sibirya taraflarına daha sonraki dönemlerde göç etmişler, bölgenin yerli halkı haline gelmişler ve burada yaşayan başka halklarla kaynaşmış; ancak, örf ve âdetlerinin yanı sıra dillerini muhafaza etmişlerdir. Bu Türkler, uzun süre Şamanî inançlarını muhafaza etmişler; sonraları Buharalı tâcirlerin ve Müslüman din adamlarının gayretleri ile önemli bir kesimi İslamiyeti kabul etmiş, bir kısmı bilhassa Rusların istilasından sonra Hıristiyanlığa geçmiştir. Ruslar, Türk yerine teorik olarak Tatar kelimesini kullanırlar. Hatta bir dönem Azerbaycanlılara dahi “Tatar” demişlerdir. Onların “Tatar”la kastettikleri “Türk”tür. Bu kitapta Tümen, Tura, Tobol, Kurdak, Sargat, Tara, Tom, Çat, Ob, Çulım Türkleri, Kalmaklar, Sibiryalı Buharalılar (Buharân), Karakalpaklar, Başkurtlar ve İtil Tatarlarının tarihi geçmişleri, giyim kuşamları, inançları, nüfusları, gelenek ve görenekleri hakkında gerekli bilgiler yer almaktadır. Tara Türkleri güzün ekin ekme tarihini kaz yumurtasının ağırlığına bakarak tayin eder; Tobol Türkleri bazı hastalıkların tedavisinde radikülitin kepçeyle yedi evin kapısına vurma yöntemini uygular, sıtmayı korkutarak tedavi eder, ölü aşı verirken mevtanın ruhu için yufka pişirirler..