Türklerin İslâmlaşması oldukça uzun bir süreci kapsamasına rağmen, özellikle X. yüzyılda önemli bir yoğunluk görülmektedir. Bunun en büyük sebebi, söz konusu dönemde Mâverâünnehir ve Horasan coğrafyalarına hâkim olan Sâmânîler Devleti’dir. İran asıllı olduklarına dair birtakım görüşler olmasına rağmen, kaynaklar dikkatlice incelendiğinde, bu devletin Türk menşeili olduğu açıkça ortadadır. Türkler, onların varlığı sayesinde, ihtida ettikleri yeni dini kendileriyle aynı etnik kimlikten gelen bir unsurdan öğrenme fırsatını bulmuşlardır. Bu ise çok kısa bir süre içerisinde Türk ve İslâm kelimelerinin bütünleşmesi sonucunu doğurmuştur. Ayrıca Sâmânîler, çağdaşları ve kendilerinden sonra gelen İtil Bulgarları, Gazneliler, Karahanlılar ve Büyük Selçuklular gibi devletler için de idari ve askerî yapı, kültür ve mezhepsel anlamda örnek teşkil etmişlerdir. Aydın Usta tarafından kaleme alınan İlk Müslüman Türk Devleti Sâmânîler (847-1005) adlı çalışmada, devletin siyasi tarihi ve ailenin etnik kimliğiyle alakalı kaynaklarda aktarılan bilgilerin yanı sıra onların sosyokültürel, ekonomik ve ilmî anlamda İslâm Dünyası’na sundukları katkılar da anlatılmaktadır.