İran coğrafyasında iktidarı yüz otuz yıl elinde bulunduran Kaçar Hanedanı, kendisinden önceki idarelerin teşkilatlarından istifade ettiği gibi, yeni birimler ihdas ederek geliştirmeye çalışmıştır. Selçuklu ve İlhanlı dönemi idari, içtimai, mali ve askeri teşkilatı ile birlikte Safevi dönemindeki uygulamalar da tesir etmiştir. Bu dönemde devlet idaresinde bütün dizginleri elinde bulunduran veya bulundurmaya çalışan Sünni şahlar, halkı Şii olan bir coğrafyada idareci olduklarından dolayı hassas davranmışlar, ulemanın halk üzerindeki etkilerini sürekli hesaba katmak zorunda kalmışlardır. Kaçar hakimiyeti döneminde İngiltere ve Rusya’nın İran’da nüfuz mücadelesine girişmeleri, bütün idari yapıları derinden etkilemiştir. Askeri yapıda Avusturya ve Prusya’nın, iktisadi alanda Rusya ve İngiltere’nin etkisiyle yeni birimler oluşturulmuş, eğitim ve kültür alanında Fransız tarzı okullar kurulmuştur. Kaçar idaresinin ilk yıllarından itibaren İngiltere ve Rusya’nın İran’daki nüfuz mücadeleleri ve iktisadi sömürü girişimleri, ulemayı arkasına alan halkın tepkisine sebep olmuştur. Pervasızca verilen ekonomik ve ticari imtiyazlar, halkı fakirleştirmekle kalmamış, zirai ve sınaî üretimi durma safhasına getirmiştir. İki devletin İran’da kurdukları bankalar aracılığıyla devleti ağır borç altına sokmaları ve aldıkları imtiyazlar ile mali kaynakları sömürmeleri, halkı çeşitli arayışlara yöneltmiştir. Ekonomik sıkıntılara idarenin yetersizliği de eklenince birçok yerde isyanlar çıkmıştır. İngiltere, siyasi iktidarı yıpratmada gizli Farmason teşkilatlarını kullanmıştır. Meşrutiyeti ülkenin ilacı olarak gösteren bu teşkilat, bağımsızlığın elden çıkmasına ve yönetimin Türklerden Acemlere geçmesine zemin hazırlamıştır.