Cengiz Han’ın torunu Kubilay Han, 1260’taki kurultayda Büyük Han unvanıyla Moğol İmparatorluğu tahtına oturduğunda kimse onun tarihin gidişatına yön verecek derecede büyük etkiler yaratacağını hayal dahi edemiyordu. Ancak o, yeni fetihlerle imparatorluğun sınırlarını genişletmekle kalmamış Çin topraklarını egemenliği altında alan ilk yabancı hükümdar olma özelliğiyle da tarihe geçmiştir. Çin’i tek bir bayrak altında birleştirerek 1271 yılında Yuan Hanedanı’nı kurmuş, ilk imparatoru olmuştu. 1294’te ölümünden sonra kendisine Çince “Nesillerin Atası” anlamındaki “Shizu” ismi verilmiştir. Gaye Yavuzcan’ın kaleme aldığı Kubilay Han – Nesillerin Atası, Kubilay Han’ı sadece bir Moğol hükümdarı olarak görmenin yanlışlığını, maruz kaldığı “Çinlileşme” ithamlarının da ne kadar asılsız olduğunu gözler önüne sererken, Kubilay Han’ın hem Moğol medeniyetini hem de Çin medeniyetini harmanlayarak sanattan bilime, mimariden bürokratik yapıya nasıl yeni bir imparatorluk anlayışı inşa ettiğini bizlere sunuyor. Marco Polo tarafından “insan, toprak ve hazine bakımından dünyanın en güçlüsü” şeklinde tasvir edilen Kubilay Han, Moğol İmparatorluğu’nun son büyük Han’ı ve Yuan Hanedanı’nın da ilk imparatoru olması bakımından dünya tarihine yön veren önemli figürler arasındaki konumunu hâlâ koruyor