Bizim deyişimizle Doğu Türkistan, Çinlilerin ve Batılıların ifadesiyle Sincan (veya Şincan) özerk bölgesi, dünyanın umrunda değil ama Türk dünyasının da âdeta yetim çocuğu!
Hunların doğrudan torunları olan Uygurlar, tarihte belli bir dönem Göktürklerin hâkimiyeti altında yaşadıktan ve Göktürk Devleti yıkıldıktan sonra Orhon Uygur Hakanlığı, daha sonra Karahanlılar Devleti, Uygur İdikut Hanlığı, Gan-chou Uygur Hanlığı ve daha sonra Saidiye Hanlığı adıyla beş devlet kurmuş, 1944-48 yılları arasında Doğu Türkistan’da ancak dört yıl varlığını sürdürebilen bir cumhuriyet tesis etmiş, ama ne yazık ki Rusya’nın peşkeşi sebebiyle Çinlilere yem edilmişlerdir. Bugün itibarıyla Uygurlar tam 63 yıldır Çinlilerin esareti altındadır ve maruz kalmadıkları mezalim kalmamıştır.
Orta Asya Türk Cumhuriyetlerindeki liderler kendi dertleriyle uğraşmaktan Doğu Türkistan’ın varlığını dahi hatırlamak istemiyorlar. Türkiye’ye gelince, Batı’nın Türklere karşı hep çifte standart uygulamasından şikayet edenler, ne yazık ki aynı çifte standardı Uygarlara karşı uygulamaktadırlar. Filistin’le yatıp, Filistin’le kalkan, Filistinliler için sokaklara dökülüp, nümayişler tertipleyen, köşe başlarında sandıkları kurup para toplayanlar, ne yazık ki Uygurlar için kıllarını kıpırdatmadılar. Eğer Filistin davasıyla bu kadar iç içe olmanın sebebi, onların Müslüman ve Sünni olması ise, unutmamak gerekir ki Uygurlar da Müslüman, Sünni ve Hanefidirler. Acaba Uygarların suçları, Müslüman olmalarının yanı sıra bir de Türk olmaları mıdır?